28 Aralık 2025 Pazar

28 Aralık - Camera Obscura&World of Illusions, Craigmillar Castle

28 Aralık 2025 Pazar

 Bugünümü Deborah ile geçirdim 💜 Dünya tatlısı ve bir o kadar da uyumlu bir insan Deborah. Bugünkü planımız Camera Obscura, ardından da Craigmillar Castle şeklinde ayarladık. Camera Obscura biletlerimiz sabahın erken saatlerindeydi, erken saate alındığı takdirde, üstelik bir de online ise ve üstine öğrenci iseniz yaklaşık %15 indirim kazanıyorsunuz. Kazandık tabi ki, bizim ailemiz ne Sabancı, ne de Koç...

Erken olduğu için, ben daha da erken kalkıp old town'ın boş sokaklarında gezmek istedim. Benim gibi düşünen hayli insan varmış bir cumartesi sabahına göre.

Victoria Street

Bomboş yakalamak için bir süre beklediğim Victoria Street çok şükür ki bana bu şansı vermişti. Güneşin yeni doğduğu şehirde bu güzel görüntüyü yakaladığım için gayet mutluydum.

Ardından, uzun bir süre faaliyetine devam ettiğini düşündüğüm ama aslında konser ve etkinlikler için kullanılan bir mekan olan Tolbooth Kirk'ü de bu vesileyle ziyaret ettim. İçerisi elbette ki sabahın körü olduğundan ve ayrıca sadece etkinlikler için kullanıldığından ziyaretçilere açık değildi. Sadece merdivenlerine oturma, cafesinde bir kahve içme hakkım vardı ve ben kullanmamayı tercih ettim.

Tolbooth Kirk

Çünkü kaleye çıkan devasa yokuşu çıkıp Deborah ile buluşmam gerekiyordu. Kale'ye gitme fırsatı bulamayan Debby ile en azından kalenin girişindeki o geniş alanda fotoğraf çektirip etrafındaki muhteşem yapılar bir daha zevkle izleme şansım oldu. Ardından da Edinburgh Kalesinin hemen yanında olan Camera Obscura&World of Illusions ziyaretimiz başladı. 

Tek kelime ile size burayı anlatayım: Eğlenceli! 

Ama önce tarihini anlatıp biraz sizi sıkmam lazım. İlk adımlarını gözlemevi olarak atan binanın arkasındaki hikaye, yaşayan kadın soyuna miras bırakmayan Edinburgh'lu alet yapımcısı Thomas Short ile başlıyor. Aslında mirası var ama kadınlar almasın demiş. Yıllar sonra Maria Theresa Short gelerek Short'un kızı olduğunu ve mirası almak istediğini belirtmiş. Mirasıalmış, teleskobu Calton Hill'de sergilemiş, Bilim ve Sanat Müzesi haline getirilen binanın üstüne iki kat daha eklenmiş. 


Günümüzde, ziyaretçiler için şehrin "sanal" bir turunu yansıtmak üzere hala kullanılan Camera Obscura'nın bulunduğu en üst kattaki sunumda ve Edinburgh manzaralı ve teleskoplu çatı terasında Maria Short ve Patrick Geddes'e yapılan göndermeler bulunuyor.

Şimdi gelelim optik ilüzyon gösterilerine. İçerisi bir nevi bilim merkezi gib, ancak hitap ettiği yaş grubu 5-8 yaş gibi görünse de yaşayan her yaş aralığının ilgisini çekecek biçimde 5 kat dolusu 100 kadar optik ilüzyonların bulunduğu bir merkez. 


Lunaparklarda gördüğümüz sonsuz ayna labirentlerinden içerisine girmekten keyif aldığım ve bir kaç kere girip denediğim vortex'e,


3 boyutlu yapılanmanın ilk örneklerinden lazere,


Sonsuz ışıklardan elektrikli kürelere,


Her birini teker teker deneyip inanılmaz keyif aldığım saatler geçirdim.


Ziyaretçilerini aşağıdan yukarıya doğru yönlendiren ilüzyon merkezi, en üst katta inanılmaz bir şehir manzarası ile son buluyor:


Gezmemiz bitince biraz Old Town'ı dolaşıp yemeklerimizi yedikten sonra Craigmillar Castle'a doğru yola koyulduk.

O kadar kale gezdim Edinburgh'ta, havaya saçtığım 7,5 pound bir tek burası oldu.


14. yüzyılın sonlarında inşa edilmeye başlanan kalenin inşaat çalışmaları 16. yüzyıla kadar devam etmiş. 18. yüzyılda terk edilen kale harabe haline gelmiş. 

En çok İskoç Kraliçesi Mary ile olan bağlantısıyla bilinen Craigmillar Kalesi, oğlunun, gelecekteki James VI'nın doğumundan sonra geçirdiği bir hastalık nedeniyle, iyileşmek için 20 Kasım 1566'da Craigmillar'a gelmesiyle ünlemiş. 7 Aralık 1566'da ayrılmadan önce, onun bilgisi dahilinde veya dışında, kocası Lord Darnley Henry Stuart'ı ortadan kaldırmak için "Craigmillar Anlaşması" olarak bilinen bir sözleşme burada yapılmış.

Şimdi benim gözlemlerime gelirsek... Gerçekten bir harabe. Harabe olmasının yanı sıra, kalenin içerisindeki salonların, odaların ne şekilde kullanıldığının dışında başka hiç bir bilgi yok kaleye dair.


Hiç bir ilüstrasyon, o zamanları anlatan tablo olmadığı gibi, orada ne yaşandı, kullanılan eşyalar işte bunlardı, şu tarihte şunlar yaşandı gibi en ufak bilgi toplayamıyorsunuz.


Mesela şu yukarıdaki fotoğrafta tek emin olduğum bilgi, o çıkıntı halinde yapılan yapının ortaçağ tuvaleti olduğuydu. Onu da yazmamışlar, ben kendi genel kültürüm sayesinde biliyordum. Kanalizasyon sistemi olmadığı için, Ortaçağ kalelerinde tuvaletinizi böyle altı boş olan bir düzeneğe oturup yapıyordunuz. 


Üstelik, gerçekten harabe halinde olduğu için bazı kuleler, yürüdüğünüz taşlı yollar ziyaretçiler için tehlike de arz ediyor.

Ne Debby ne de ben tatmin olarak döndük kaleden. Tek güzel tarafı, bilet gişesindeki insanların çok tatlı oluşu, bahçede oturup birer kahve içişimiz oldu. Ha bir de benim açımdan güzel tarafı, 8 numaları hattın taa en başında yer alan Craigmillar'dan Granton'a kesintisiz 1 saatlik yolculuk edip şehrin görmediğim kısımlarını görme şansım olmasıydı. Bir de 8 numaralı hat Cathy ve David'in evinin de önünden geçtiği için, evin önünden geçerken onları ne kadar özlediğimi bir kere daha hatırladım.

Eve geldiğimde Susanne çalıştığı için mikrodalgaya benim için bıraktığı makarna ve salata ile karnımı doyurup Toledo'yu bir iki mıncıklayıp her yılın son haftası başladığım Harry Potter serimi izlemek için yatağıma gömüldüm...



0 yorum:

 
◄Design by Pocket