Iııııuuuuhhhh… Evet, buna da katıldım. Sırf meraktan. Zaten insanın başına ne gelirse ya meraktan. Veya curiosity kills the cat. Zaten ayine katıldıysam bu neden olmasın? Çok da güzel kültürlendim.
Efem, bizim gibi Hristiyanlıktan uzakta olanlar için anlatayım.
Christingle, özellikle Birleşik Krallık’ta Noel döneminde düzenlenen, kökeni 18. yüzyıla dayanan sembolik bir Hristiyan geleneği. Yani çok çok eskilere dayanan bir gelenek değil. Ana sembol, portakal, dünyayı; etrafına sarılan kırmızı kurdele Tanrı’nın sevgisini ve İsa’nın fedakârlığını, portakala saplanan dört kürdan ise dünyanın dört bir yanını ve yılın mevsimlerini simgelerken kürdanlara takılan kuru meyveler ve şekerlemeler, yeryüzündeki nimetleri anlatır.
Tüm bunları hazırladıktan sonra sıra muma geliyor. Mum, portakalın tepesine (bizim mumu yerleştirmemiz için çarpı şeklinde kesilmişti) yerleştirildikten sonra yakılıyor ve böylece karanlıkta yol gösteren ışığı, yani İsa’yı sembolize ediyor diyorlar. Bu sembolik hareketi genelde çocuklarla yaparlarmış ki bize portakalı, kurdeleyi, kürdan ve şekerleri dağıtan hep çocuklardı.
Bir önceki kadar uzun sürmedi ama bana sıcak bir ortam Susanne’nın evinin buz gibi oluşundan sonra anlatamayacağım kadar iyi geldi. Vakit de daha erken olduğu için Deborah ve Erika ile birlikte kilise yakınındaki Books N Cups’a gittik.
Yani mekan ayrı minnoş, yiyecek ve içecekler ayrı minnoş. Zaten sıcağa ilk defa ihtiyacım var çünkü yıllarca sıcaktan nefret eden ben, sıcak olmadan yapamıyorum bu memlekette.
Çünkü bakın, hava en yüksek 7 derece bugün itibariyle. Ama her zaman rüzgar var ve hissedilen genelde 3-4 derece civarında oluyor. Bir de ben şu anda sahile çok daha yakınım ki nemi daha fazla hissetmem demek, kolon ortasında daha çok üşümek demek. Şimdi de aşağıdaki fotoğrafı inceleyelim:
Bir tane duman çıkan baca yok. Adamlar yakmıyor arkadaşlar!
Sigerin böyle işi diye Morrisons’a gidip sıcak su torbası aldım. İyi ki almışım yani, eve girer girmez suyu ısıtıp yatağımın içine koyuyorum. O kışın o nemle buzzzzzz gibi olan yatak 5 dakikada sıcacık oluyor.
Susanne’dan gizli kombinin de yerini öğrendim. O yokken köklüyorum valla kombiyi. Yaşlılar gibi kemiklerimi ısıtıyorum o yokken. 🥲 2 gün bile olmadan Cathy ve David’i özledim, yalan yok.




0 yorum:
Yorum Gönder